Evsizdi, geceyi geçirebileceği bir yer arıyordu, yavaş yavaş akşam karanlığı çökmeye başlamıştı, kış mevsimi gelmiş hava ayaza kesmişti, üzerinde eskimiş, yer yer yırtılmış giysisi soğuktan korumaktan acizdi. Titriyordu. Ne yapacağını bilmez bir halde yürümeye devam ediyordu ama açlıktan mecali de kalmamıştı. Kalan son kuvvetiyle yürümeye devam ederken ayağı ile bir şeye çarptı. İrkildi önce, eğilip baktığında cüzdanı gördü. Etrafına bakındı ancak sokakta in cin top oynuyordu. Cüzdanı almaya karar verdi, eğilirken en yakın sokak lambasını gözüne kestirdi, tedirgin adımlarla lambaya doğru ilerledi.
Işığın altında zenginliğini haykıran bu siyah deri cüzdanın içinin para dolu olduğunu gördü, kısa bir şok yaşadı, kendine geldiğinde cüzdanı iyice karıştırmaya başladı ki bir kartvizit buldu önce, daha önce önünden geçtiğini anımsadığı lüks bir otelin sahibine aitti, sonrasında kimliği gördü ve aynı kişiye ait olduğunu görünce "Cüzdanın bu kadar para dolu olduğuna şaşmamak lazım" diye geçirdi içinden. Bu paralarla kendine konaklayacak bir yer bulur, karnını güzelce doyurur ve uzun süre idare edebilirdi ancak cüzdanı sahibine ulaştırmak üzere tereddüt etmeden yola koyuldu. Evsizdi ama hırsız değildi.
Otele ulaşıp güvenlik görevlilerine" Patronunuz Ali bey ile görüşmem gerek, önemli bir konu" dediğinde kılık kıyafetine bakıp ciddiye almayıp itekleyip dalga geçtiler. Pes etmedi var gücüyle haykırarak sesini duyurmaya çalıştı.
-Aliiiiii beeeeeeeey Ali beeeeeeey elbet duyacaktı sesini. Bir süre sonra Ali Bey "Müşterilerimiz rahatsız oluyor, ne oluyor, ne bu gürültü" diye sinirli bir şekilde çıkageldi.
Çok şükür diye düşündü, hemen durumu anlatıp cüzdanı teslim etti. Ali bey, içindeki her şeyi tek tek kontrol etti, para da tamdı çok şaşırdı bu duruma.
-Adın ne senin?
- Hasan efendim.
- Peki Hasan nerde yaşıyorsun?
-Evsizim, sokaklarda. Nerde bir yer bulabilirsem orda.
-Burda çalışmak ister misin? Temizlik görevlisine ihtiyacımız var, hem vardiyalı çalışanlarımızın kaldığı kısımda bir yatak ve giyecek birkaç parça kıyafet ayarlarlar sana.
Hasan afallamıştı, ağlamaya başladı. Hıçkırıklarının arasında zorlukla teşekkür edebildi, geceyi geçirebileceği korunaklı bir yer ararken, şimdi hem bir çatısı, hem bir işi olmuştu, belki de yaşadığı tüm zorluklar ona unutturmuştu ama hayat sürprizlerle doluydu.