Kendimi Kendime Bıraktım
Yaşamın müziği
eşlik ederken bana,
Yeni bir nota gibi eklendi
her şey hayatıma.
Zaman hep aktı, hiç durmadı.
Acımadı, beklemedi.
Arkasına bile bakmadı.
Yaşadıklarım, mücadelem,
çığlıklarım, sancılarım,
gözyaşlarım, ayrılıklarım
heyecanlarım, umutlarım
gülümsemelerim;
beni ben yapan parçalarım oldu.
Ne garip!
yaşadıklarımla birlikte
nakış nakış işlendi
hatalar, korkular,
kabuslar, yanlışlar, tercihler.
bazen de
sevgi, aşk,
umut, mutluluk, huzur
işlendi o güzel yüreğe.
Ama çok yoruldum.
Yalnızlığa, sessizliğe yürüdüm.
İçime, hayallerime doğru ilerledim.
Bir görseniz
bağıra bağıra şarkılar söyledim
dağlara karşı,
deniz kıyılarındaki dalgalara karşı.
Türkü dinledim bir de
yoldaşım, yoldaşım olsun diye.
Sonra kaçtım
kaçabildiğim yere kadar.
İnsanlardan,
bir türlü doğuramadığım
kendimden kaçtım.
Neden diye defalarca sordum.
Defalarca...
Cevap aramanın peşine düştüm.
Sorguladım.
Eski ben olmaktan sıyrıldım.
Sonra, sonra;
insanların anlamalarını bekledim.
Baktım ki kimse anlayacak gibi değil
bu kez attım kendimi.
Anlaşılmazlığın dibinde boğuldum.
Bir şeylere ulaşabilmeyi istedim hep.
Denedim, yaşadım, hissettim.
Aramaya devam ettim.
Kalıplara sığdırılmaya çalışılan
hayatlara direndim.
Bir de, bir de;
İnsan kendini mutlu etmeden
başkalarını, sevdiklerini bile
mutlu edemezmiş öğrendim.
Şimdi kendimi kendime bıraktım...