Bavul
Giderek azalıyorum.
Parça parça kayıyorsun elimden
Bir bavul misali sürükleyerek benliğimi.
Derimi yakan tuzlu zeminden
Geride kalan birkaç aşk kırıntısı,
Biraz da donmaya yüz tutmuş gözyaşı.
Giden hep umarsız, hep gözü kara
Kalan hep buruk, elinde avucunda
Sımsıkı sakladığı umutlarıyla.
Elimi uzatsam dokunabilecek kadar yakınken,
Fersahlar yarattık aramızda.
Nehir bile denize karışırken korkusuzca,
Biz seninle kıyıya çarptık
Daha ilk kulaçta.