Kasabada Aşk

Bir kasaba…

Bomboş, umutsuz, ruhsuz...

Yıllardır

Gidenlerinin ardından kederli.

Hayatın varlığını avucunda tutan bir çift güvercin…

Kumru ötüşlerinde çağıran bir ruh…

Şadırvan, çeşmeler, kaldırım taşları…

Yol kenarı çınar ağaçları…

Bir kasaba…

İki gidenin ardından hüzünlü şarkıların nakaratı…

Birinin gözleri elâ…

Belâya namzet bir ışıltı pınarı.

Diğerinde yeşil bir bakış…

Derinliğinde aşk tebessümü…

Çokça bakarsa utangaç bir kuşun daldan dala kaçışı…

Kaçışan bakışlar...

Birbirine değen nazar…

Elâda eriyen yeşil…

Yeşilde varlık bulan elâ…

Aşk başa binbir belâ.

Atlıkarınca gibi dönüp duran çarkıfelek

Yıllar sonra aynı noktaya geldi nihayet!

İlk tanışma, uzatılan bir el…

İlk temas, ilk yanış, ilk uyanış…

Parmak uçlarına değen ıslanış

İsimleri köprüde buluşan bir masal…

İsimlerinin altından akan su,

İçinde oynaşan balıklar…

Bir kasaba…

Kaçak sevmelerin sürgün yeri

Saklı, yasaklı, ürkek sevişmelerin...

Mağrur bir hazzın kıvılcımı

Dudağına değen sıcaklık

Heyecan, korku ve ümit…

Ayva tüyünde ürperti

Kaşlarına dokunan parmak uçları…

Ayaklarında el izleri…

Teninde telaşsız bir teslimiyet

Bir kasaba…

Kış kokusu…

Kız kokusu

Boynunda aşka aç dudaklar

Yanan soba başında demli çay muhabbeti

Titreyen mum alevinde oynaşan iki gölge

Bir tebessüm, bir kahkaha ve bir kasaba.

Hesaba katılmamış sırılsıklam aşk.

Rüya sanılacak kadar gerçeklerden uzak

Ruhunu dinlendiren İki yolcu,

Biri elâ biri yeşil.

Kasaba bir kaçış yeri, bir sığınak…

Huzurlu bir aşk mabedi...

Huzurlu bir aşkın mabedi.

Muhabbet, aşk ve haz…

Uçurumun kenarında iki deli

Elâ ve yeşil bir kavuşmanın ertesi,

Sanki doksan yediden kalma bir pazartesi!

Bir buse bir ecel ve bir başlangıç,

Devlerin aşkına gıpta eden kırlangıç.

Tepeden tırnağa sevmelerin,

Her zerresine dokunan sihirli eller.

Bir kasaba bir hayat ve bir aşk…

Karanfillerin açtığı buluşma.

Kokusuz papatyaların gölgesinden uzakta

Yaklaşan bir aşk mevsimi.

Aşkın gerçek sahibi,

Hünerli ellerinden havalanan kelebekler…

Yeşil bir kubbe, şadırvan ve ezan sesi…

Bir kasaba…

Elâ ve yeşil gözlü iki kişi,

Buluştular serin bir pazartesi.

Seviştiler karlı bir kasabada

Yarı çıplak duyguların koynunda

Ve kahve kokusu

Ve küçük bir dokunuş

O dudakların uçlarına...

 


İlginizi Çekebilir

Yorgunluk Abidesi

Aylin USTAMEHMETOĞLU

KERTENKELE

Dilek GÜLCÜ