sesler...sözler içinde
unutulmuş gonca gül.
bir göğsün içinde açmış
açmış, fark edilmemiş.
susuz, güneşsiz kalmış
sesler...sözler içinde.
gülmek kar etmemiş de
titreyerek ağlamış.
büyüyememiş çocuk.
sessiz ve sözsüz kalmış.
yer yüzü dar gelmiş de
gökyüzüne bağlanmış.
oyunlarını ay’la
jüpiter’le oynamış.
her şey olmuş da çocuk
hiç bir şey sanılmamış.
sesler sözler içinde
biraz sükuta dalmış
bir serçe havalanmış.
yakın yerler dururken
uzak yerlere varmış.
uçmayı pek sevmiş de
konmayı bilememiş.
uçmuş da konamamış.
sesler..sözler içinde
telaşsız bir misafir.
önü,arkası yoldur
tanrı’m,bu ben, kimdir?
aşksızlığım banadır.
dertsizliğim banadır.
aşk vahayı andırır
sisler puslar içinde.