Tambur
Girizgâh ile evvelâ uşşak,
Gelmedi Dilber taşladım üç kuşak.
Aşk kadar yoksul
İnlerken eşikte,
Tamburum hasta yatıyor beşikte.
Gel! Üsküdar çalarken meyi
Duymamak olur mu aynı nağmeyi?
"Gönlüm karınca, derman olup sarınca
Yitirmek şair gibi.
Zati, Eşref ve nice atadan
İnliyor erbap Galata’dan"
Hüzzam derim tambura
Viran yüreğim işte tam bura!
Gel...
Koptu teli tahtanın, kesildi demi
Mecnun olmak hâlâ sözde mi?