Öncelikler
Doğada bulunan her şeyi koruyan Yaradan tarafından izinli görevliler vardır. Dinlediğimiz müzikler de ayrı bir uzun enerji konusudur. Çok gürültülü, metal tarzı, acı, isyan gibi negatif sözcükler, isimler içeren şarkıları dinlememenizi öneririm. İnternette rahatlatıcı meditasyon müzikleri adı altında karanlığa hizmet eden frekans müzikleri mevcut. Farkında olmadan bilinçdışına negatif enerji yüklerler. Sırası gelmişken İngilizce “unconscios” kelimesi bilinçaltı değil “bilinçdışı”dır.
Kişisel olarak temizliğimize ve bakımımıza dikkat edelim, elden ayaktan düşmüş hasta olan yakınlarımıza destek olalım. Bunu küçük çocuklarımıza da uygulayalım ve öğretelim. Beraber yaşadığımız hayvan dostlarımız için yaşam alanlarını da temiz tutmayı hatırlayalım.
Çok fazla yemek yemeyin. Doğal beslenmeye gayret edin, eti daha az tüketin. Hayvanlardaki korku enerjisinin et yiyenlerde daha fazla olduğu tespit edilmiş. En azından helal kesim usullerine uygun etleri tercih edebilirsiniz. Kıtlık bilincinden uzaklaşmak için karnınız tokken alışveriş yapın. Böylece sadece ihtiyacınız olanları alırsınız. Alışveriş merkezlerinde uzun vakit geçirmek sizi gereksiz yere zarara sokar. Alışveriş merkezlerinde özel bir koku vardır ve fark edilmesi zordur. Bu, gerekli gereksiz alışveriş yaparak anlamsız çok tüketime sebep olmaktadır.
Çok fazla konuşmayın, dedikodu yapmayın, argo konuşmayın, yalan söylemeyin, lakap takmayın. Güzel hitaplarla konuşun. Evrensel yasalara uyun. İhtiyacı olana yardım edin, sadaka verin. Sadakayla pek çok talihsizlikler Yaradan’ın izniyle gerçekleşmez. Gülümsemek, selam vermek frekansınızı doğrudan yükseltir. Gününüze sabah karşılaştığınız kişilere gülümseyerek, günaydın diyerek başladığınızda gününüzün ne kadar hoş ve keyifli geçtiğini fark edeceksiniz. Doğada vakit geçirmek sizi sakin, huzurlu ve keyifli kılar, aynı şekilde toprakla uğraşmakta. Sevmediğiniz insanlardan bir şey almayın, nazikçe reddedin. İstemediğimiz bir ortamda bulunma söz konusu olduğunda, orada bulunan insanlara içimizden “sizleri seviyorum” demek bizi korur. Sohbetlerde sizi rahatsız eden olumsuz şeylerden etkilenmemek için ise içinizden “bu olumsuz düşünceleri iptal ediyorum” şeklinde söyleyerek kendinizi korumaya alabilirsiniz. Müzikten yukarıda bahsetmiştik. Klasik müzik her daim sizi olması gereken frekansta tutar. İdeal frekans 432’dir. Bunun dışındaki pek çok frekans, negatif frekanstır yani karanlığa hizmet eder. Aynı şekilde kanlı, ayinli, vahşi filmler seyretmeyin. Bu tür filimler yerine güldüren filmleri tercih edin.
Elektrik ve elektronik eşyaların olduğu yerde uzun kalmayın. Alışveriş merkezleri, uçak, hava limanları gibi yerlerde statik elektrik ve manyetik enerjiye maruz kalırsınız. Uzun uzun yapılan telefon görüşmeleri için cep telefonu, bilgisayar gibi elektronik eşyalarla irtibatınızı en aza indirin. Hatta zaman zaman sosyal medya detoksu yapın.
Eğer bir şekilde borcunuz varsa, borcunuzu ödemeye öncelik verin. İhtiyacınıza, gereksinimlerinize göre harcama yapın.
Bağımlılıklarınızdan vazgeçin ve bu tür ortamlardan kendinizi alıkoyun.
İnancınız her ne olursa olsun, mutlak ve mutlak dua edin, ibadet edin; mantralar, meditasyon yapın. Böylece yaşamla uyumunuz kolaylaşır.
Pamuk, keten gibi hammaddesi olan kıyafetler sağlığınız için tercih nedeniniz olsun. Rahat ve cinsiyetinize uygun kıyafetler sizi daha iyi hissettirir. Eril, dişil enerjisini dengeler.
Dövme, piercing tercih etmeyin. Burada sembollerin enerjisi olmakla birlikte, aile klanınızda köleliği ifade eder. Taktığınız takılar, taşlardaki anlamsız ya da anlamını bilmediğiniz yazılar, işaretler ve semboller için de dikkatli olmalısınız. Emin olmadığınız, bilmediğiniz şeyleri kullanmayın. Belki farkında bile olmadan negatif enerjileri çalıştırabilir ya da hizmet edebilirsiniz.
Bilmediğiniz şifa, meditasyon, melek, özellikle toplu yapılan enerji çalışmalarına iştirak etmeyin. Fal bakmayın veya baktırmayın. Bu tür ortamlarda bulunmayın. Sizin güzel enerjinizi emerler.
Hastalıklardan çok bahsetmeyin, onları çağırmayın. Tabii ki tedavi olun, doktora gidin, fakat sahiplenmeyin; “benim şekerim var, kilom var, tansiyonum var” gibi… “Benim” kelimesi sahip olmaktır. Sahiplendiğinizde sizi bırakmaz, iyileşmeniz mümkün olmayabilir.
Yaşadığımız coğrafya, ülke, şehir, ilçe hatta mahalle bile tesadüf değildir. Oturduğunuz evin numarası, daireniz, katınız. Hepsi anlamlıdır. İsimlerimizin, doğum tarihlerimizin de sayısal enerji değeri vardır ve hayatımızda büyük rol oynarlar.
Kendimizi sevmek, değer vermek, güvenmek her alanda enerjimizi yükseltir. Kendimize özel zamanlar ayırarak hobilerimizi gerçekleştirmek; spor yapmak, kitap okumak, toprakla uğraşmak, doğa fotoğrafları çekmek, resim çekmek gibi… Zaten sözcüklerin bir büyü olduğunu da hatırlayalım. Mümkün olduğunca gerginlik ve stressen uzak kalın. İçimizdeki enerji alanları olarak bilinen çakralarımızdaki denge bozulur. Evet, her şey enerjiden meydana gelir! Evrendeki dengeyi fark ederek uyumla yaşam sürmek, kendimize ve etrafımıza yapacağımız en büyük iyilik olacaktır.
“Hayatın tümü, bana kolaylık neşe ve ihtişamla gelir.” Bu cümleyi her günün matrası olarak kullanmak enerjinizi olumlu yönde artırır.