Sarışın Adam
Birinci Dünya Savaşı biteli yaklaşık bir yıl olmuştu. Başta Avrupa olmak üzere bütün dünya yangın yeriydi. Esasında dünyanın yarısı Avrupa’dan, diğer yarısı da onların
sömürgelerinden oluşuyordu desek yanlış olmaz. Ama henüz ele geçiremedikleri bir ülke
vardı. ‘’Ordu milletlerin en çok döğüşen, en sarpı’’ olan Türkler henüz yıkılmamıştı.
Yer Payitaht İstanbul, yıl 1919. Bilge ve Meraklı havada süzülerek müsait bir yerde kondular.
- Ne diyor şu adam?
- Hangisi, Meraklı?
- Şu sarı saçlıyı diyorum, karizmatik olan. Yanındakilere bir şeyler diyor.
- ‘’Geldikleri gibi giderler’’diyor
- Kim, nereye gidiyor?
Bilge, arkadaşı Meraklı’ya uzun uzun anlattı.
Dünya büyük bir savaştan çıktı. İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği İtilaf devletleri savaştan sonra mağlup ettikleri devletlere ağır antlaşmalar imzalattılar. O devletlerden biri de Osmanlı’ydı. Bütün kaleler zaptedilmiş, bütün tersanelere girilmişti. Her yaştan kadın erkek kurtuluş hayalleri kurmaktaydı. Devletin üst kademeleri de arayış içerisindeydi. Anadolu’da Kuvayı Milliye denilen halk ayaklanmaları vardı.
İşte bu sarışın adam da bir Osmanlı paşası: Mustafa Kemal. O ayaklanmaları bastırmak için gemiyle Samsun’a çıkıyor.
- Ama neden ayaklanmaları bastırıyor ki?
- Dur be Meraklı, sonunu dinle.
***
İki kuş Bandırma vapurunda boş bir yere tüneyip Samsun’a vardılar.
- Vapur sefası nasıldı Meraklı?
- Güzeldi. O değil de… Şimdi ne olacak?
Ege ve Akdeniz bölgelerinden Yunan - İtalyan işgalinin haberleri gelmekteydi. İstanbul’da
Halide Edip Hanım Sultanahmet Mitingleriyle halkı uyandırıyordu. Sarışın adam da boş
durmuyordu. Samsun Havza’ya gelerek bir genelge yayınladı. Bu genelge telgrafla yurdun
her yanına gönderildi.
- Twit atsaymış?
- Sululuk yapma Meraklı!
.Mustafa Kemal Paşa bu genelgeyle halkı ve idarecileri Milli Mücadeleye çağırdı. Ayrıca
Dünya Savaşı sonrası dağılan Osmanlı Türk birlikleri paşanın emrine girdi.
**
Bilge ve Meraklı uçmaya devam etti. Erzurum’a geldiler.
- Ne oluyor?
- İzle, Meraklı.
Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Erzurum şubesi burada bir kongre topladı.
Kongrede Sarışın Adam başkanlığa seçildi. Ayrıca bu kongrede geçici hükümet fikri
gündeme geldi. Türk vatanının bütün olduğu ve parçalanamayacağı haykırıldı.
Meraklı kuş ismiyle müsemma bir şekilde acele ediyordu.
- Haydi biraz daha hızlı uçalım. Ben bu hikayenin sonunu çok merak ediyorum.
- 23 Nisan 1920’de Ankara’ya geldiler. Cuma günüydü. Dualar edildi, kurbanlar kesildi.
- Sen sormadan ben söyleyeyim Meraklı. Meclis açılıyor. Mücadelenin karargahı, namı
diğer; Gazi Meclis.
Birtakım yerlerde Kuvayı Milliye birlikleri düşmanı kovdu. Ayrıca İnönü Muharebeleri
kazanıldı. Ancak Kütahya Eskişehir mağlubiyeti moralleri bozdu.
- Şimdi ne olacak?
Sarışın Adam üç ay süreyle başkomutan seçildi. Tüm yetki artık onda.
- Nasıl hemen böyle bir yetki verdiler ona?
- Hemen değil Meraklı. Adam yıllardır Devleti Aliyyenin her köşesinde başarılar
kazandı.
Konumuza dönelim. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa Tekalifi milliye emirleri yayınlandı. Yani halk elinde avucunda ne varsa ordusuna feda etti. Sonra Sakarya Meydan muharebesi kazanıldı. ,
- Surda bir gedik açtık, mukaddes mi mukaddes. Ey kahpe rüzgar artık ne yandan
esersen es!
Sonra düşman Akdeniz’e kadar kovalanıp denize döküldü.
Bak, Meraklı.
Kurtuluş savaşının kazanılmasında birçok etmen var. Diplomasi, askeri deha vs. Ama en
önemli şey milletin duası ve imanıydı. İşte… Cumhuriyeti biz böyle kazandık.